Birol KESKİN'den...
[email protected]
Foto: Metin Yoksu…
Her şey tepetaklak gitmek üzereyken,
sessizlik ağırlaşır, umut kırılır,
insan yorgun bir aynaya bakar gibi
kendine yabancılaşır...
Tam o anda,
birileri — adı halk olan birileri —
ellerini toprağa, yüreğini gerçeğe koyar.
Ve der ki: “Yeter artık.”
Devrim, bir isyan değildir sadece;
bir hatırlayıştır.
İnsanın, unutulmuş onurunu yeniden bulmasıdır.
Bir annenin yitirdiği oğlunun adını
tekrar haykırması gibi,
bir işçinin nasırlı ellerinde
adaletin yeniden filizlenmesidir...
Devrim, yıkmak için değil,
yeniden kurmak içindir.
Korkunun yerine cesareti,
suskunluğun yerine sözü,
boyun eğmenin yerine başkaldırıyı koyar...
Ve bil ki,
gerçek devrim meydanlarda değil,
önce bir insanın kalbinde başlar.
Sonra bir başka kalbe dokunur,
ve sonunda bir halk uyanır...
* Bu bir editöryal haberdir.








