Birol KESKİN yazdı...
Maskeler takarsınız, bukalemun suretler,
Her renkte bir yalan, her gölgede bir ihanet.
Arsız yürekleriniz, sevgisiz ve hayasız,
Tutsaksınız servetin soğuk zincirlerinde.
“Hak için yaşarız!” dersiniz, göğsünüz kabarık,Oysa hak, çöldeki serap — yitik bir feryat.Hukuk, tozlu raflarda unutulmuş bir destan,Adalet, mazlumun gözyaşında boğulan bir figan...
Anadolu’nun kırık taşlarında,
Ekmeksiz sofraların gölgesinde,
Hırslarınız dipsiz bir kuyu — doymaz,
Altınla ördüğünüz ağ hiç bitmez.
Bilirsiniz, çıplak geldiniz bu dünyaya,
Kefensiz gideceksiniz, bir avuç toprakla.
Lanet olsun size, insanlığın gölgesi!
Ama bilin: Harabelerde filizlenir isyanın tohumu...
Ekmeksiz çocukların, yitip giden umutların,
Bir sabah ışığında kırılacak zincirleri.
O gün ne tahtlarınız, ne altınlarınız, ne zenginlikleriniz,Ne de yalanlarınız kurtaracak sizi...
Gölgeleriniz diz çökecek toprağa,
Mazlumun gözlerinde yanacak gerçek ateşi.
Kaçışınız yok — olmayacak da asla,
Zulmünüz, kendi kuyunuzda boğulacak bir yılan!