İrfan ERDOĞAN Erdal Eren’in ardından yazdı...
[email protected]
Fotoğraf: Evrense Gazetesi…
Türkiye ve dünyada o kadar yazılacak, konuşulacak olay ve konu varken inanın günlerdir, haftalardır hatta aylardır canım hiçbir şeyini yazmak istemedi,istemiyor. Nedenini ben de anlamadım gitti. Bildiğim zaman zaman insanın birşeyler okuyup, yazması da gelmezmiş,yemek iştahı gibiymiş o kadar...
Her neyse durum böyle iken bugün Erdal Eren’in yaşının büyütülerek idam edilişinin 45. Yıldönümü olunca birşeyler yazmadan konuşmadan duramadım. Nasıl durursun ki?
12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin geldiği yıldı. İyi hatırlıyorum. Lise son sınıfta öğrenciydim. Erdal ile aramızda 3 yaş vardı.Yani Erdal 17 ben ise 20 yanındaydım.Erdal 45 yıl önce düzenlenen bir korsan gösteride Zekeriya Önge adlı askeri silahla vurduğu gerekçesiyle apar topar göstermelik bir askeri emirle idam edildi. Halbuki askerin vurulduğu silah başka bir G3 askeri silahtı ve asker Zekeriya Önge'ye de söz konusu silahla yakından ateş edilmişti. Araştırmalar onu söylüyordu...
Yani vuran Erdal Eren değildi...
Ancak o zamanlar iyi hatırlıyorum ne yapıldıysa,hangi toplumsal girişimde bulunulduysa da askerin Erdal Eren tatafından vurulmadığı faşist cuntacılara anlatılamadı. Zaten dinlemek de istemediler. Çünkü onlar kararını çoktan vermişlerdi. Erdal Eren mutlaka asılmalıydı...
Yine her ne kadar yaşı küçüktür, daha çocuktur dense de dediğim gibi cuntacılar çoktan kararını vermişlerdi. Küçükse bir gecede kanun çıkarılır, yaşı büyütüldükten sonra idam edilirdi. O kadar.Sorun yoktu bu konuda. Darbeciler aynen öyle de yaptılar ve Erdal Eren’in yaşını bir gecede 17'den 18'e çıkararak idam ettiler...
Erdal aramızdan koparıldı. Peki idam edenleri insan olarak hatırlayan var mı? Ama Erdal Eren’i her gün her yıl artan bir çoğunlukla yediden yetmişe anıyor onun için türküler şarkılar besteleyip hep bir ağızdan söylüyoruz. Bugün Erdal Eren’in adı milyonlarca gençte yaşıyor. Ama kan içen cellatları hatırlayan var mı? Aydın Çubukçu ağabeyin deyişiyle,"kim bir çocuğu,celladın adıyla çağırmak ister?"
Onun için Erdal yaşıyor, cellatlar unutuldu gitti...
* Bu bir editöryal haberdir.








