Cemal AKÇA yazdı...
[email protected]
Fotoğraf : Evrensel Gazetesi…
Kofi’den bana kısa ama yoğun duygularla dolu bir mesaj geldi. Satırları azdı ama arkasındaki hisler çok net hissediliyordu. Türkiye’deki orman yangınlarını yakından takip ettiğini, bu felaketler karşısında derin bir üzüntü duyduğunu yazmış. Özellikle de Çanakkale’de yaşanan yangın, onun yüreğini daha da fazla sarsmış...
Mesajının devamında, her ne kadar bir komplo teorisi gibi görünebileceğini söylese de, kendi düşüncelerini benimle paylaşmadan edememiş. Bana içini dökerken, düne kadar Türkiye’de çıkan orman yangınlarının maden şirketlerine alan açmak için çıkarıldığını düşündüğünü itiraf etmiş. Ona göre bu yangınların arkasında, doğayı katleden ve toprağı ranta açan bir niyet vardı...
Ama bugün Çanakkale ve Gelibolu’da çıkan yangınlar onda bambaşka bir çağrışım daha yapmış. Özellikle Çanakkale yangınıyla birlikte aklına hemen Conk Bayırı’ndaki mücadele gelmiş. Atatürk’ün adıyla, Kurtuluş Savaşı’nın hatıralarıyla, milletin hafızasında yer etmiş tüm değerlerle özdeşleşen o topraklar…
Ona göre bu yangınlar yalnızca ağaçları ve ormanları değil, aynı zamanda tarihî ve manevi mirası da hedef alıyor olabilirdi. Sanki bu yangınlarla Çanakkale’nin sembolik anlamını, hafızamızda yer eden izlerini de silmek istiyorlarmış gibi bir hisse kapıldığını yazmış...
Son cümlelerinde ise, bu düşüncelerini bana aktardıktan sonra, benim bu meseleye nasıl baktığımı öğrenmek istediğini belirtmiş. “Sen ne düşünüyorsun?” diye sorarak adeta sözü bana bırakmış…