HABER MERKEZİ : Savaş gemilerinin Sumud Filosu’na müdahalesi yalnızca bir askeri müdahale tehdidi değil, aynı zamanda küresel dayanışmaya verilmiş açık bir gözdağıdır...
Gazze’de aylardır süren soykırımın en çıplak görüntüleri dünya kamuoyunu ayağa kaldırırken, bu filoların amacı ablukanın karanlık duvarlarını kırmak ve halkları harekete geçirmektir. Ne var ki İsrail’in askeri gücü, bu dayanışma çabasını bastırmaya, uluslararası tepkiyi susturmaya ve Filistin halkının yalnız bırakıldığına dair algıyı pekiştirmeye yöneliktir...
Buradaki hedef yalnızca birkaç gemi değildir; asıl hedef, halkların sınır tanımayan dayanışma iradesidir. Sumud Filosu’na yöneltilen tehdit, dünyanın dört bir yanında yükselen “Gazze’deki kuşatmayı kırın” sesine yöneltilmiş bir saldırıdır. İsrail, askeri ablukayla sadece gıda ve ilaç girişini değil, aynı zamanda dayanışma fikrinin kendisini de engellemeye çalışmaktadır. Çünkü Filistin direnişini boğan kuşatma, aynı zamanda halkların dayanışma ve özgürlük özlemlerine yöneltilmiş bir zincirdir...
Bu nedenle savaş gemilerinin gölgesinde süren bu gerilim, aslında halkların dayanışması ile emperyalist destekli soykırım arasındaki saflaşmanın somut bir yansımasıdır. Sumud Filosu’nun kararlılığı bize gösteriyor ki Gazze’ye uzanan her dayanışma eli yalnızca insani bir yardım değil; aynı zamanda İsrail’in soykırım politikalarına meydan okuyan politik bir eylemdir...
ABD ziyaretinde Filistin davasını, Trump’tan meşruluk alma adına masada bırakan; İsrail ile ticareti sürdüren, savaş gemileriyle filoya destek olan Erdoğan ve burjuva iktidarların bu soykırımı engellemeyeceği açıktır. Bu soykırımı engelleyecek olan, halkların ortak dayanışması ve mücadelesidir...
Filistin halkının yanındayız!
Emek Partisi Genel Merkezi...







