AKP'li Araklı Belediye Başkanı'nın yayla evine ayı girmişti | Mekanın sahibi geri geldi...

AKP'li Araklı Belediye Başkanı'nın yayla evine ayı girmişti | Mekanın sahibi geri geldi...

Özlem Songül Abayoğlu
[email protected]

Trabzon’un AKP’li Araklı Belediye Başkanı Hüseyin Avni Coşkun Çebi’nin yayla evine geçtiğimiz günlerde ayı girdi. Kış uykusundan uyandığı söylenen ayı, evin altını üstüne getirdi, muhtemelen yiyecek aradı. Bu “garip” olay ilk değildi. Kış uykusundan uyanan ayılar yemek bulmak için köy evlerine girmeye başlamışlardı. Ayının evde ne işi var diye düşünebiliriz? Sahi bu ayıların evlerde işi ne? Ayılar kış uykusundan uyandıklarında neden evlere girmeye başladı gelin bakalım...

Türkiye’de sermayenin hız verdiği ve AKP iktidarının da önünü açtığı maden ve enerji projeleri doğanın altını üstüne getirmekte dur durak tanımıyor. Bugün Trabzon’da irili ufaklı toplam 49 hidroelektrik santrali (HES) mevcut. Ayrıca toplam yüz ölçümünün yüzde 77’si ise madenlere ruhsatlandı. Bu kadar HES yapılmasının ve böylesine geniş bir alanı maden şirketlerine ruhsatlamanın arkasında ise sınırsız bir doğa talanı var...

10 kişi öldü ama 1 ay sonra ÇED izinleri verildi...

Trabzon’un akarsuları yıllardır hidroelektrik santrallerine kurban ediliyor. Bu santraller nedeniyle Araklı’da 2019 yılında yağışlar felakete neden olmuş, heyelan ve sel sonucu 10 kişi hayatını kaybetmişti. 10 kişinin hayatını kaybetmesi enerji sermayesini durdurmadı. 1 ay sonra aynı yerde, Araklı’da yeni bir HES projesi gündeme getirildi. Taşgeçit Elektrik Üretim Anonim Şirketi tarafından yapılması planlanan “Karadere Regülatörü ve HES projesi”ne Çevre Bakanlığı ÇED olumlu raporu vermişti. Üstelik bu HES yerleşim yerlerine yalnızca 100 metre uzaklıkta...

Ardından Karadere üzerinde başlatılan Ayvadere Regülatörü ve HES inşaatı DSİ’nin tutanaklı uyarısına rağmen devam etti. Projenin iptali için açılan davalar sürerken bölgede yaşayanlar, HES iletim tüneli içerisinde yapılacak patlamalar nedeniyle evlerinin ve kaynak sularının zarar göreceğini söyleyerek santrale itiraz etti. Santrale karşı yöre halkı iptal davası açtı. Açılan davalar sürerken ilgili şirketin de çalışmalara devam ettiği bildirildi. İnşaat tamamlandı, üstelik santralin kapasite artıracağına dair haberler de basındaki yerini aldı. Bunlar Araklı’da enerji sermayesinin talanına yalnızca bir iki örnek...

Araklı halkının HES’lere karşı verdiği mücadele ise bitmedi, halk defalara bu projelerin hem doğayı mahvettiğini hem de içme, sulama sularına zarar verildiğini dile getirdi, davalar açtı, eylemler yaptı...

Trabzon maden şirketlerine pay edildi...

Trabzon’da maden yağması yaklaşık 4 yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla turizm bölgesi olmaktan çıkarılan Araklı Pazarcık Yaylası ile Araklı Yeşilyurt Yılantaş Yaylası’nın ihale ile maden şirketlerine satılmasıyla oldu. Böylece Trabzon’da Sayer Enerji, Saya Madencilik, DSM Teknik Madencilik, DOSA Madencilik, Erdemir Madencilik, TÜMAD Madencilik, SOLİD Madencilik, BA-YA İnşaat, CVK Maden İşletmeleri, Şimşek Grup hüküm süren maden şirketleri haline geldi...

Bu şirketler hızla maden faaliyetlerine başladı. Sayer Enerji, Araklı’da bulunan Karadere Vadisi’nde ÇED almaya bile gerek duymadan sondaj çalışmalarını başlattı. Ayrıca sondaj çalışmaları nedeniyle açılan kuyular bölgedeki en normal yağışlarda bile heyelan ve sele neden oldu...

Çebi: Madene karşı çıkmak vebal...

Belediye Başkanı Hüseyin Avni Coşkun Çebi’nin ise bu süreçte tavrı netti. Belediye Başkanı Çebi, madene karşı çıkanlara “Bir çivi bile çakmayanlar” diye ateş püskürürken havaya, suya, toprağa zehir saçacak, çevredeki su kaynaklarını altın için kullanacak madeni, “Madene körü körüne karşı çıkmak bana vebal gibi geliyor. Eğer altın madeni burada verimliyse hem ilçemize hem de devletimize büyük katkı sağlayacak. Doğaya zarar veriyorsa ve bu netse buna karşı geleceğiz. Siyanürün üzerinde duruluyor. Siyanürün zararı kesin ama bir gram bile siyanür çevreye dökülmeyecek” diye savunmuştu...

"Hayvanları görmezden gelemezsiniz"

Halk ise madene ve tüm bu maden güzellemelerine karşı uzun süre mücadele verdi. Bu mücadelelere öncülük eden Araklı Karadere Vadisi ve Yaylaları, Doğa ve Yaban Hayatı Koruma Derneğinin Başkanı Şener Şengün, madene karşı çıkma nedenlerini zamanla tek tek anlattı. Şengün, “Bizi kovalayıp buralara zehir depoları, siyanür depoları, atık depoları yapacaklar. Bunlara kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Bizim yaylamızda yüzlerce ayı, kurt, geyik ve bunun gibi onlarca memelinin de yaşadığı bir alan. Bu hayvanları yok sayamayız. Ayrıca burada maden açıldığında su kaynaklarımız yok olacak. Şimdi yaylaya zehir deposu koyulduğu zaman aşağıda da yaşayamayacağız” demişti. Aynen söylediği gibi de oldu. Sayer ve AKP iktidarı hayvanları yok saymaya çalıştı ancak doğa kendisini bir şekilde hatırlattı. Ayı döndü evini geri aldı...

Önceki Haber Çerkeslerin dünü, bugünü ve yarını...
Sonraki Haber İnsana ve Doğaya Dair...
Benzer Haberler
Rasgele