Bizimki Kör Bir Cesaretti...

Bizimki Kör Bir Cesaretti...

*Mahmut ALINAK…

Fotoğraf  : İrfan Erdoğan…

İŞİD’ın on bir yıl önce -2014- Şengal’de Êzidilere uyguladığı o kan vahşeti Kars’ta iç çekerek seyredemezdim. Onların imdadına yetişmeliydim. Hiçbir şey yapamasam da, kaderlerine ortak olurdum...

Katliamın yapıldığı Şengal’e gitmek üzere Kars’tan sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yola çıktım. Geceyi İdil’de dost canlısı bir ailede geçirdim. Yol, iz bilmiyordum.Beni Şengal’e götürecek iki yiğit insanı bulmam zor olmadı. 
Sabah yol arkadaşlarımla birlikte Êzidilerin Cizre’de kaldıkları kampa gittik...

Rehberliğimizi Ferhat adında üniversiteli bir genç yapıyordu.Ağustos sıcağının cayır cayır yaktığı kampta içler acısı bir manzara vardı. 
Cizre halkı, Şırnak milletvekili sevgili Faysal Yıldız’ın da aralarında olduğu bir ekip öncülğünde kamptakilerin ihtiyaçlarını karşılamak için seferber olmuştu...

Önce Cizre, ardından Silopi kampında saatler süren inceleme ve sohbetlerden sonra Habur sınır kapısına gittik.O günkü izlenimlerimi daha sonra KÜRT DEVLETİ, ÊZİDİLER VE İŞİD başlıklı bir makalede yazmıştım.Bizi birkaç kilometre ötede neler bekliyor bilmiyorduk! 
Arkadaşlarım Habur'u geçtikten sonra Rojava sınırını izleyerek Şengal Dağı'na ulaşacağımızı söylüyorlardı...

Habur sınır kapısında uzun araç kuyruğu eziyet çektirecek bir yavaşlıkta ilerlerken, biz de araçta Ezidi halkının ve Kürtlerin tarih boyunca uğradıkları zulmü konuşuyorduk. 
Saatler süren bir bekleyişten sonra sıra bize geldi, pasapot kontrol kabininde oturan polis yurt dışı yasağımın olduğunu söyledi...

Oysa daha birkç gün önce mahkeme yasağı kaldırmıştı. Belli ki bir kasıt vardı.Bir polis ekibi gelip beni karakola götürdü, pasaportuma el konuldu ve  çıkışım zorbaca engellendi. Karakol amiri ile aramda sert bir tartışma oldu, ama nafile...

Akşam hayal kırıklığı içinde Silopi'ye döndüğümüzde yıldız yağmuru altındaki şehir tenhalaşmıştı.Kafa kesen İŞİD tehlikesini göze alarak Şengal’e gitme cesaretini gösteren o harika iki insanı hep minnetle anıyorum...

Sınırı geçtikten sonra yolda her an İŞİD’lilerin eline geçebilirdik. Üstümüzde kendimiz savunacak bir çakı bile çoktu. 
Bizimki kör bir cesaretti...

*NOT : Hukukçu ve esk milletvekil …  

Önceki Haber "Adaletin olmadığı yerde barış olmaz..."
Sonraki Haber EMEP: Hamaset değil, çözüm üreten pratik adımlar gerekli...
Benzer Haberler
Rastgele Oku